Kurban Bayramı Özel Fransa ve İspanya Turu

İstanbul yeni havalimanı gidiş terminali saat 05.00’da hazır bulunulması. Bilet ve bagaj işlemlerinin ardından Türk Havayolları TK 1813 sefer sayılı uçuşu ile saat 07.35’de Fransiz Rivieerasının turizm başkenti Nice'e hareket. Yerel saat ile 09:40 da Nice havalimanına varışımızı takiben 50 dakikalık yolculuk sonrası kumarhane ve konforlu otelleri, eğlenceli gece hayatı, etkileyici bahçeleri, sanatın en iyi örneklerinin buluştuğu galerileri ve prestijli butikleri ile Fransa’nın otuz beş bin nüfuslu minicik bağımsız şehir devleti Monaco ve dünyanın en ünlü kumarhanesinin bulunduğu Monte Carlo'yu geziyoruz. Hemen yanı başında sadece 30 dakika uzaklıkta palmiye ağaçlarının belirlediği yolları, altın kuma bulanan sahilleri ve şehre ruh katan festivalleriyle Nice şehir turumuza başlıyoruz. İlk olarak 5 km uzunluğunda Nice’in efsanevi yürüme yolu Promenade des Angleis. Bir tarafında Akdeniz’den güzel bir kumsal, diğeryanında estetik binalar olan bu yolda yapacağınız yürüyüşe doyamayacaksınız. Arnavut kaldırımlı dar sokaklarıyla capcanlı bir atmosferi olan Chagall ve Matisse gibi en üretken sanatçıların yaşamayı seçtiği nefis bir mahalle Eski Şehir (Vieux Nice), malikanelerin ve dar sokakların açıldığı en güzel meydanlardan olan Place Rosetti Meydanı, 2000 yıl önce Yunanların şehirde ilk yerleştiği, günümüzde bir park alanı olan harika manzarasında kendinizden geçeceğiniz Colline du Chateau (Kale Tepesi), meydandaki rengârenk oturan adam heykelleri ve kırmızıya çalan artneuveu binalarıyla Nice’in en popüler noktası ve alışveriş, yeme-içme merkezi Massena Meydanı ve son olarak Çicek Pazarı ile Nice gezimiz sona eriyor. Serbest zaman. Cannes bölgesindeki otelimize yerleşme. Geceleme otelimizde.

Sabah kahvaltıdan sonra Cannes şehir turumuza başlıyoruz. Dünya jet sosyetesinin gözdesi film festivali, kumarhaneleri, deniz ürünleri restoranları ve beş yıldızlı otelleri ile Cote d'Azur’un en meşhur şehri Cannes gezimizde bir yanında lüks oteller, diğer yanında pahalı mağazalar ve şık restoranlar ortasında dev palmiyelerin ayrı bir hava kattığı Cannes’ın kordon boyu Boulevard de la Croissette, şehrin en turistik yerlerinden eski şehir bölgesi Le Suquet gezildikten sonra öğlen saatlerinde Fransa’nın ikinci büyük şehri, ‘çeşitliliğin başkenti‘ olarak tanımlanan Marsilya'dayız. Marsilya’nın adeta simgesi olmuş, 154 metre yükseklikten kentin 360 derece panoramik görüntüsünü seyredebileceğiniz tarihi bir şaheser Basilique Notre-Dame de la Garde, pek çok irili ufaklı tekneye ev sahipliği yapan, birbirinden şık butikleri, leziz yemekler sunan restoranlarıyla Marsilya’nın Akdeniz’le buluşan canlı, hareketli ancak bir o kadar da eski ama güzel limanı Vieux-Port, günün her saati dolup taşan şehrin en kült ve en şık caddelerinden La Canebière, 1896 yılında yapılmış Fransa’nın en önemli ve etkileyici yapılarından Katedral Del La Major, tarihi binalar, müzeler, sanat galerileri ve görkemli belediye binasıyla eski kent La Panier görüldükten sonra sadece 40 dakıka uzaklıktaki lavanta tarlaları, üzüm bağları, empresyonist ressamlar, dar sokaklar, birbirinden güzel binalar, çiçekli balkonlar, irili ufaklı meydanlar, her biri sanat eseri çeşmeleriyle Aix en Provence’ı gezerek günü tamamlıyor ve Avignon bölgesindeki otelimize yerleşme, serbest zaman. Konaklama otelimizde.

Sabah kahvaltısı sonrası Avignon şehir turumuza başlıyoruz. Rhône Nehri’nin kıyısında 70 sene Papalığın bizzat merkezi olmuş Avignon'da mutlaka görülmesi gereken; Ülkenin en çok ziyaret edilen 10 yapısı arasındaki Papalık Sarayı, Rhone Nehri üzerinde bulunan Saint Benezet Kemeri (her ikiside dışardan ziyaret) ve Saint Pierre kilisesini takip eden yokuşu çıkınca havuzlu bahçeden sonra Saint Benezet kemer manzaralı Rhein Nehri'nin muhteşem görüntüsü ile Avignon’a veda ederek öğle saatlerinde 1181 yılında kurulan batı dünyasının ilk tıp üniversitesi olma özelliğini taşıyan Montpeiller’deyiz. Montpeiller gezimizde 19. yüzyıldan bu yana varlığını sürdüren ve işçilikleriyle göz kamaştıran Place de la Comedie meydanındaki Üç Güzeller Çeşmesi, 1755 tarihli ve oldukça şık Opera Binası, keyifli yürüyüş rotası Promenade du Peyrou, Paris’te bulunan Zafer Tak’ından esinlenip 1691 tarihind bitirilen yapılan “Arc de Triomphe” görüldükten sonra günün son durağı Ortaçağ tarihi kokan kale şehir olarak tanınan Carcassonne. UNESCO dünya listesinde bulunan 52 kule çift surla çevrili 3 km lik Avrupa’nın en büyük kalesi Carcasssone 2500 yillik tarihi boyunca Romalılar, Vizigotlar ve Haçlılar tarafindan basta olmak uzere pek cok kez isgal edilmiş. Şatonun icinde gezip surlarin ustunde keyifli bir yürüyüş yaptıktan sonra otelimize yerleşme, serbest zaman.Konaklama otelimizde.

Sabah kahvaltı sonrası İlk durağımız hem Grek, hem Roman kültür miraslarının günümüze kadar taşındığı olağanüstü sevimli,her sokağında kendinizi ortaçağda hissettiren, her adımınızda sizi adeta yüzyıllar öncesine götüren büyülü bir şehir Girona. Şehrin tam ortasında eski ve yeni şehri adeta birbirinden bir bıçak gibi ayıran Onyar Nehri, Aslanlı köprü devamında Via Agusta, Girona Katedrali, Plaza Independencia gezisiyle Girona'dan ayrılıyor ve öğlen saatlerinde Katalan başkenti Barcelona’ya varışımızla Barcelona turumuza başlıyoruz. Tapas barların, restoranların olduğu şehrin can damarı, en hareketli yeri Plaza De Catalunya, gündüzleri turistler kadar kentin yerlilerinin de keyifle yürüdüğü, geceleri bir eğlence ve parti alanına dönüşen Barcelona’nın en ünlü bulvarı, enerji, sanat, hoşgörü insanı sarhoş eden bir atmosferin olduğui La Rambla Caddesi, caddenin sonunda üzerinde Kristof Kolomb heykeli, içerisinde meyve, sebze, et ve balık ürünleri, bitki ve çiçek çeşitleri ile içecek ve hazır yiyeceklerin satıldığı, İspanya alışveriş kültürünü deneyimleyebileceğiniz, yerel halkın alışkanlıklarını görebileceğiniz ülkenin en ünlü kapalı pazar yeri olarak bilinen Mercat de La Boqueria'yı gezdikten sonra şehrin buluşma noktası Catalunya Meydanında sizi serbest bırakıyoruz.

Sabah kahvaltısından sonrası Barcelona’da ikinci günümüzde şehir turumuza başlıyoruz. Barcelona’nın sembolü olan şehrin manzarasında göğü delercesine yükselen kuleleri ile La Sagrada Familia Kilisesi (dışarıdan), Olimpiyat tesislerinin bulunduğu 210 metre yükseklikte hakim manzarasıyla Mont Juic Tepesi, boğa güreşlerinin yapıldığı "arena" olarak tasarlanmış, havuz suyunun ışık ve müzikle olan dansını seyredenleri büyüleyen Magic Fountains (La Font Magica)'nın bulunduğu Plaza Espana, Masmavi berrak suları ve ince kumları ile Barcelona nın meşhur plajı Barceloneta, Gaudi’nin muhteşem mimari eserlerinden Casa Milo, Casa Batilo, ( her ikiside dışardan görülecek), etrafı sarı binalar ve altlarında restoranlarla çevrili, içerisi palmiye ağaçları ve Gaudí’nin tasarladığı sanat eseri sokak lambalarıyla donatılmış şehrin en güzel ve en fotojenik meydanlardan Plaça Reial, şehrin sembolik yapılarından Barcelona Katedrali, antik ve Roma Dönemi’nden kalma onlarca tarihi yapıyı bir arada görebileceğiniz şehrin en popüler restaurant, cafe, gece klüpleriyle ünlü Gothic Quarter (Gotik Mahallesi), gezdikten sonra şehrin buluşma noktası Catalunya Meydanında sizi serbest bırakıyoruz. Serbest zamanda sizi yine UNESCO Dünya Mirası listesinde yer alan şehrin masal yeri olarak kabul edilen Barselona’nın tepeden izlenebileceği şehrin en büyük, en gösterişli ve en güzel parklarından Park Guell (ücretli), turistik canlı ve kalabalık cadde La Ramblas, dünyaca ünlü kilise Sagra Familia (ücretli), 19.yüzyıldan kalma pazar yeri La Boqueria, şehrin kalbi Catalunya Meydanı, Plaça Reial'de vakit geçirebilirsiniz. Akşam saatlerinde otelimize dönüş. Konaklama otelimizde.

Sabah kahvaltı sonrası Barcelona’dan Aragon Özerk Bölgesinin başkenti ve aynı zamanda en kalabalık kenti Zaragoza'ya hareket ediyoruz. Şehrin en önemli tarihi ve turistik yerleri Basicilica del Pilar, Üçüncü Binyıl Köprüsü, ünlü ressam Goya’nın heykeli, Magdalena Kulesi ve Ebro nehri görüldükten sonra yaklaşık bir saatlik yolculuk sonrası TV’de izlediğimiz boğaların insanları sokaklarda kovaladığı dünyaca ünlü San Fermin festivalinin yapıldığı, orta çağdan izler taşıyan sokakları, tarihi binalarla çevrelenmiş caddeleri, güzel ve yeşil parkları, içinden geçen serin nehriyle ünlü özerk Navarra bölgesinin başkenti Pamplona’ yı geziyoruz. Şehrin en canlı ve güzel yeri Old Town, en canlı meydanı şehrin kalbi Plaza del Castillo, mimarisiyle dikkat çeken Pamplona Belediye Binası görüldükten sonra otelimize yerleşme. Serbest zaman. Otelimizde konaklama.

Sabah kahvaltısı ardından Fransa-İspanya sınırındaki Avrupa'da sörfün başkenti şirin ve güzel Biarritz’e hareket ediyoruz. Napolyon ve imparatoriçe Eugénie’nin tatil için tercih ettikleri lüks sahil şeridi, casinoları ve sörf kültürüyle turistleri etkileyen Biarritz’i gezimizde;sahile ince demir köprüyle bağlı, üstündeki heykelle dikkat çeken kayalık Rocher de la Vierge, Biarritz'in en merkezi plajı Grande Plage, sahilin gezinti yeri Quai de la Plage, Biarritz ve Bask kırsalının muhteşem manzarasını seyredeceğimiz deniz feneri ile Biarritz'den ayrılarak Bask dili ile Donastia olarak anılan, deniz, doğa, gastronomi, sanat ve tarihin iç içe geçtiği İspanya’nın incisi San Sebastian şehrindeyiz. Oldukça uzun altın rengi kumsalı, turkuaz denizi ve güzel bir sahil şeridine sahip La Concha koyu, şehrin tarihi dokusunu sonuna kadar yansıtan fotoğraf tutkunları için de en ideal gezi noktalarında Old Town bölgesi, dar sokakları ve canlı atmosferi ile ünlü her zaman cıvıl, cıvıl Plaza de la Constitucion meydanı, eski şehir merkezi Parte Viejo, yaya sahil yolu Paseo Nuevo, ve son olarak San Sebastian'ın tepeden muhteşem nefes kesici manzarası için Monte Igueldo tepesine çıkıyoruz. San Sebastian gezimizi tamamlayarak akşam üstü saatlerinde Vitoria Gasteiz'e hareket ediyoruz. Geçmişi 1181 yılına kadar uzanan bir Orta Çağ şehri Vitoria Gasteiz’de Santa Maria Karedrali, Plaza de Virgin Blanca ve Florida Park görüldükden sonra otelimize yerleşme. Serbest zaman konaklama otelimizde.

Sabah kahvaltı sonrası kısa bir yolculuk sonrası Bask bölgesinin başkenti Bilbao şehir turumuza başlıyoruz Bask bölgesinin en büyük şehri eşsiz bir kültürel kimliğin temsilcisi Bilbao'ya hareket ediyoruz. Nervión Irmağı’nın ağzında yer alan Bilbao’da gezimizin ilk durağı şehrin turizm faaliyetlerinin kalbi, dünyanın en güzel binalarından biri olarak kabul edilen Guggenheim Müzesi, (dışardan görülecektir). Şehrin engörkemli ve en eski mimari yapısı olan Santiago Katedrali, rengarenk tarihi evleriyle turistlere kucakaçan herkesin ilgi odağı haline gelmiş “Eski Kent” olarak da bilinen Casca Viejo yani Yedi Cadde,simetrik neoklasik yapısıyla dikkat çeken Plaza Nueva, tepedeki ve duvarlardaki vitraylar çok güzel birgörünüm veren Avrupa’nın en büyük kapalı marketi Mercado de Libera, Bilbao’ya can veren nehir üzerindeki en ünlü köprülerin başında gelen Zubizuri Köprüsü ve son olarak birçok ticari ve devlet binalarının yanı sıra, şehirdeki en kaliteli restoranlara, kafelere ve alışveriş mağazalarına ev sahipliği yapan Gran Via caddesi ile Bilbao gezimizi tamamladıktan sonra serbest zaman. Belirlenen saatte Bilbao havalimanına hareket. Bagaj ve bilet işlemlerinin ardından Türk Havayolları’nın TK 1318 sefer sayılı uçuşu ile 18.10’da İstanbul’a hareket. Yerel saat ile 23.10’da İstanbul’a varış ve turumuzun sonu.