BAŞTAN SONA BATUM`LU KARADENİZ TURU
7 GECE - 6 GÜN
5 GECE OTEL KONAKLAMASI
1 GECE AYDER KONAKLAMA
KASTAMONU , SİNOP ve AMASYA FARKIYLA !
01 ŞUBAT`A KADAR 21.000 TL YERİNE
SADECE 16.750 TL
GECE YOLCULUĞU
Siz değerli misafirlerimizle belirlediğimiz noktalarda buluştuktan sonra Kastamonu'ya doğru yola çıkıyoruz.
KASTAMONU - HÜKÜMET KONAĞI - ŞERİFE BACI ANITI - SAAT KULESİ - KASTAMONU KALESİ - ATATÜRK ANITI-NASRULLAH KADI CAMİİ, ŞADIRVANI ve MEYDANI - SİNOP DİYOJEN HEYKELİ-TARİHİ SİNOP CEZAEVİ - SAMSUN - İLKADIM ANITI - BANDIRMA VAPURU – SAMSUN
Sabah erken saatlerde Karaçomak Deresi’nin iki kenarına kurulu, Kurtuluş Mücadele’sinin önemli şehirlerinden Kastamonu’ ya varıyoruz. Kastamonu’ da Kurtuluş Savaşı Mücadelesinde fedakârlık ve cesaretin sembolü olan Şerife Bacı Anıtı’nı, Kastamonu Kalesi ve Saat Kulesini(panoramik) gördükten sonra Nasrullah Meydanı’na yürüyoruz. İstiklal Marşımızın yazarı Mehmet Akif Ersoy’ un bir dönem hutbe verdiği söylenilen Nasrullah Camii’ni ve şadırvanını gezip Bintelli’nin meşhur çekme helvasının tadına baktıktan sonra Münire Sultan El Sanatları Çarşısı’nda kısa bir serbest zaman veriyoruz. Verilen serbest zamanın ardından Adını Yunan mitolojisinde su perisi Sinope ’den alan Karadeniz’ in bakir kalmış sahil kenti olan Sinop`a varıyoruz. ilk olarak türkülere ve dizilere konu olan Tarihi Sinop Cezaevi’ni ziyaret ediyor ve Sabahattin Ali’nin Aldırma Gönül şiirini cezaevinin zindan ve koğuşlarını gezerken anımsıyoruz. Aslında bir iç kale yapısı olan ve 1994 yılında kapatılmadan önce devşirme sur duvarları, gözetleme odaları, çocuk ıslahevi, erkek ve kadın koğuşları, disiplin hücreleriyle bir bütünlük oluşturan ve Parmaklıklar Ardında adlı dizinin de çekildiği bu cezaevini gezdikten sonra maket gemi yapımı kotracı dükkânlarını ve sadece Sinop’ ta bulabileceğiniz Boyabat ezmesini tadabileceğiniz bir serbest zamanın ardından öğle yemeğimizi Sinop’ un meşhur mantısıyla alıyoruz. (Cezaevi, Turizm Bakanlığı’ nca düzenlenen restorasyon çalışmasınca kapalı olduğu takdirde Hamsilos Fyordu’ na gidilecektir). Sinop gezimizden sonra milli mücadelemizin sembol şehirlerinden Samsun’a ulaşıyoruz. Samsun’daki ilk durağımız milli mücadelemizin en önemli seyahati olan, Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve 18 silah arkadaşını 19 Mayıs 1919 tarihinde Samsun’a ulaştıran Bandırma Vapuru oluyor. Bandırma vapuru ve ilk adım anıtını gördükten sonra konaklama ve akşam yemeği için otelimize varıyoruz.
KONAKLAMA:SAMSUN
SAMSUN-BOZTEPE-FINDIK-GİRESUN-GÖRELE KEMENÇE MÜZESİ-AKÇAABATAYASOFYA MÜZESİ-ATATÜRK KÖŞKÜ-TRABZON
Sabah otelde alınan kahvaltı sonrasında ülkemizin kullanılmakta olan en uzun tünellerinden biri olan Nefise AKÇELİK tünelinden (3820m) geçip rehberimizden alacağımız bilgiler eşliğinde Ordu kentinin sembolü olan yaklaşık olarak 515 metre yükseklikteki Boztepe’ye teleferikle çıkma imkânı (EKSTRA) buluyoruz. Karadeniz sahilini, çok uzaklarda görünen yaylaların muhteşem manzarasını izliyor ve kısa bir çay molası veriyoruz. Boztepe'ye çıkmak
istemeyen misafirlerimize de teleferik parkta serbest zaman veriyoruz. Geçireceğimiz keyifli zaman sonrasında Ordu’dan ayrılmadan merkezde fındık fabrikasına uğruyoruz. Bölgede geçim kaynağının önemli bir bölümünü oluşturan, dünyanın en kaliteli fındığı olarak kabul edilen ve antik çağ yazarlarının kaynaklarında ‘’orduları ayakta tutan Kerasus Yemişi’’ olarak adlandırdığı fındığı alabileceğimiz noktada alışveriş molası veriyoruz. Giresun’a doğru
hareket ediyoruz. Daha sonra Keşap, Espiye, Tirebolu, Vakfıkebir, Çarşıbaşı ilçelerinden geçerek Trabzon’un köftesiyle meşhur ilçesi Akçaabat’a varıyoruz. Burada öğle yemeği için zaman veriyoruz. Yemek molasından sonra sahil yolu boyunca yolculuğumuz devam ederek Doğu Karadeniz’in divası ve Manastırlar kenti, Trabzon merkeze ulaşıyoruz. İlk gezi durağımız Ayasofya oluyor. Komnenoslar döneminde 1238-65 yılları arasında yapılıp, batı
cephesindeki Hristiyanlık tarihine ait freskleriyle birlikte Trabzon Ayasofya`sını da geziyoruz. Gümüş, telkari, Trabzon hasır bileziği ve ülkemizde sadece Trabzon’da üç aile tarafından yapılan, Kazaz Türkleri tarafından bölgeye kazandırılan en değerli sanat olarak nitelendirilen ve bayanlar için hayranlık uyandıran işçiliğiyle Kazaziye sanatının inceliklerini, bölgedeki en büyük gümüş atölyesine gidip öğreniyoruz. Alış veriş molamız sonrası Soğuksu Mevkiine
çıkarken Gülbahar Hatun Camiini, İç Kale ve Zağnos Vadisini (panoramik) görüyor ve ladin ağaçları arasından geçerek, bir Rum iş adamına ait olan ve sonrasında Trabzon halkının Ata’ya armağanı olan Atatürk Köşkü’nü(Restorasyondadır) görüyoruz. Köşk içerisinde yapılan anlatımlar ve gezi sonrası vereceğimiz kısa fotoğraf molası ardından Trabzon’daki otele varış, akşam yemeği ve konaklama akşam yemeğimiz otelde.
KONAKLAMA: TRABZON
TRABZON - ALTINDERE MİLLİ PARKI - SÜMELA MANASTIRI - ZİGANA GEÇİDİ - HAMSİKÖY - SÜRMENE BIÇAK ATÖLYESİ – ÇAMLIHEMŞİN - ÇİNÇİVA KÖYÜ ve KÖPRÜSÜ – ZİLKALE - AYDER YAYLASI - GELİNTÜLÜ ŞELALESİ – AYDER YAYLASI
Sabah kahvaltımızın ardından Trabzon’un Maçka ilçesinden geçerek koruma altında olan Altındere milli parkına ulaşıyoruz. Coşandere boyunca doğanın görkemli güzelliklerini seyrederek yapacağımız bu yolculuk Sümela Manastırı’nın görünmesiyle taçlanacak. (Restorasyon çalışmalarından dolayı Sümela manastırı içerisine girilemese dahi Sümela Manastırının görülebildiği o meşhur noktadan fotoğraflarını çekebilmek amacıyla Altındere milli parkına girilecektir) Karadağ’ın en sarp yerinde kurulmuş olan manastırın manzarası sizleri büyüleyecek. Meryem Ana Kilisesi, Nöbetçi Odaları, Misafirhane, Ayazma, Su Kemerleri, Kaya Fresklerini rehberimizin anlatımıyla öğrendikten sonra Keyifli anlarımızın ardından otobüsümüze biniyor Maçka` ya dönüyor ve Rumcanın yerel lehçesinde "Geçit" anlamına gelen antik çağlardan beri ticaret yolları üzerindeki bir geçit olarak önemini koruyan Zigana’ ya gitmek üzere yola çıkıyoruz. Arapça Hamse (Beş) Köyden gelen Hamsiköy’ ü panoramik olarak görüp meşhur sütlacının tadına bakıyoruz. Trabzon’un meşhur ilçesi olan Sürmene’ye ulaşıyoruz. Sürmene, denince akla ilk gelen, mutfaklarımızda işlemlerimizi oldukça kolaylaştıran ve Dünya çapında üne sahip olan, koleksiyon parçalarının da bulunduğu özel yapım Sürmene bıçağını alabileceğimiz bir noktada hem Sürmene bıçağının özelliklerini öğreniyor hem de alışveriş imkanı buluyoruz. Sonrasında Fındıklı – Ardeşen üzerinden 50 eko sistem arasında bulunan Fırtına Vadisi’ ne giriş yapıyoruz. Adına yakışır bir şekilde bizleri karşılayan Fırtına Deresi boyunca yapacağımız yolculuğumuzda doğaya bir kez daha hayran kalacağınızdan eminiz. Dere kenarında bulunan alabalık tesislerinden birinde alacağımız öğle yemeğimizin ardından dileyen misafirlerimiz son dönemin gözde aktivitelerinden Zipline ya da Rafting yapabilirler (EKSTRA) 7 km uzunluğundaki parkurda, 15’ in üzerinde rapid bulunmakta. 6 kişilik botlar ile her botta bir profesyonel rafting rehberi mevcuttur. Botlarda can yeleği, kask, dizlik ve özel sigorta mevcuttur. Buradaki keyifli dakikalar ardından sizlere alternatif bir tur seçeneği sunuyoruz: Ülkemize Uluslararası Film Festivalinde “Altın Ayı” ödülünü getirmeyi başaran “BAL” filminin çekimlerinin gerçekleştiği ve birçok dizi ve filme doğal set olan mekânlardaki gezimize Çamlıhemşin’ de bizleri bekleyen minibüslerimizle başlıyoruz. Tarihi İpek Yolu güzergâhının en önemli ara kollarından Çat Vadisi’ ne giriyor ve “Sevdaluk” dizisinin de çekildiği, bölgenin en eski ve kemer açıklığı en geniş olan Taş Köprüsünü de bünyesinde barındıran eski ismi Çinçiva bugünse Şenyuva olan köyden geçiyoruz. Ülkemizin en yaşlı konaklarını görerek yapacağımız yolculuğumuzun son durağı tarihi ticaret yolunu korumak için vadiye en hâkim noktalardan birine kurulmuş olan Zil Kale’yi ziyaret oluyor. Kale içerisinde 100m’lik uçurumdan Çat Vadisi, Tatar Dağı ve Sico Tepesi’ ne bakma imkânı yakalıyor ve Kaçkarların gizli bahçesinde vereceğimiz fotoğraf molası sonrasında Zilkale’ deki manzaramızı taçlandırmak adına Çat Vadisi’nin derinliklerine ilerliyor ve ülkemizin en yaşlı porsuk ağaçlarını da bünyesinde barındıran sık orman örtüsü yolculuğumuzda gürül gürül akan akarsu kenarında yapacağımız yolculuk sonunda, bölgenin en geniş ağızlı şelalesi Palovit’ e varıyoruz. Şelalenin oluşturduğu derin çukurda muhteşem fotoğraflar alıyor ve Çamlıhemşin’ e dönüyoruz (EKSTRA) Alternatif turumuzun ardından Çamlıhemşin’ den ayrılıyor ve 1350 m. yükseklikte çam ormanlarıyla kaplı Ayder Yaylası’na gitmek üzere yola çıkıyoruz. Aşağı ve Yukarı Ambarlığı, Şenlik Düzünü aracımızdan görerek Kalegon Düzü’nde Gelin Tülü Şelalesi’ ni fotoğraflamak ve muhteşem havayı solumak için aracımızdan iniyoruz. Ayder Yaylasında vereceğimiz serbest zamanda keyifli bir yürüyüş yapabilir, yaylanın dokunuşuna tanıklık edebilirsiniz. Gezilerimiz sonrasında otelimize yerleşiyoruz.
KONAKLAMA : AYDER YAYLASI
BORÇKA KARAGÖL – SARP - GONIO KÖYÜ ve KALESİ - ÇORUH NEHRİ ve KÖPRÜSÜ - BATUM AVRUPA MEYDANI - MEDEA ANITI – POSEIDON MEYDANI – HOPA
Sabah otelimizde alacağımız kahvaltımızın ardından Karadeniz’ i Doğu Anadolu’ ya bağlayan, ülkemizin en uzun tünellerinden Cankurtaran yoluyla Borçka’ ya varıyoruz. Bizleri bekleyen minibüslerimize biniyor ve Karadeniz’ in bakir kalmış güzelliği ile ziyaretçilerini büyüleyen Karagöl’ e varmadan önce, ülkemiz biyosfer rezerv alanı Klaskur Vadisi’ndeki yapacağımız yolculuğumuzda Gürcü kökenli köylerden geçip, organik çay bahçeleri görüyoruz. Maisur Şelalesi’ni uzaktan görme imkânı yakalayıp, Bardnala Şelalesi’nin yanından geçiyor ve Klaskur Deresi’nin ağzının kapanmasıyla oluşan, “Benim İçin Üzülme” dizisinin tanıtım çekimlerinin yapıldığı Karagöl’ e, yola sanki bir tünel kurarcasına uzanan yemyeşil ağaçlar içerisinden geçip varıyoruz. Dağların arasında saklı kalmış bu heyelan gölünde vereceğimiz serbest zamanda göl kıyısında bulunan sandallar ile gezinti yapabilir ya da keyifli bir yürüyüş yapıp fotoğraf çekebilirsiniz (EKSTRA). Gezimizin ardından Batum Gezisine gidiyoruz (EXTRA). Sarp sınır kapısında giriş işlemlerimizi tamamladıktan sonra Gürcistan/ Acara bölgesine geçiyoruz. Hz. İsa’nın on iki havarisinden biri olan St. Mathias`ın mezarının da bulunduğu Roma döneminden kalan ve en son Osmanlılar döneminde kullanılan Gonio- Apsaros Kalesi’ni (panoramik) görüyoruz. Hemen yanı başımızdaki Avrupa başkentleri edasıyla ünlü Batum’un ünlü Poseidon Heykeli, Tiyatro Binası, Medea Heykeli ve yeni oluşturulan yüzüyle Avrupa Meydanını göreceğimiz alanlardan sadece bir kaçı. Batum Bulvarı'nda gezinti yaptıktan sonra serbest zamanda Karadeniz kıyısında bir şeyler içebilir, ışıklar şehrinin büyüsünde Ali&Nino hikayesini öğrenebilir veya alfabe kulesi ile mimariye farklı bir açıdan bakabilirsiniz. Serbest zamanımızın ardından Türkiye’ye dönüyoruz. Türkiye’ye girerken DutyFree’den rehberinizin belirleyeceği bir zaman süresince alışveriş yapma imkânı bulabileceksiniz. Türkiye’ye giriş yaptıktan sonra tekrar otelimize geçiyoruz.
KONAKLAMA : HOPA
HOPA-RİZE BEZİ DOKUMA ATÖLYESİ-OF-SOLAKLI DERESİ ve VADİSİ-ÇAYKARAUZUNGÖL-İKİÇAY ÇAY FABRİKASI-FATSA
Sabah otelimizde alacağımız kahvaltımızın ardından Çayeli’nde bölgenin sıcak ve nemli havasına en uygun, kenevir ve pamuk ürünlerinden elde edilen yöresel kıyafetlerin dokumaları hakkında bilgi alıp alışveriş imkânı yakalayacağımız Rize Bezi Atölyesi sonrası Derepazarı – İyidere istikametini takiben Of’ a ulaşıyoruz. Sonrasında Solaklı Vadisi’ni takip ederek Dernekpazarı, Çaykara, Taşkıran üzerinden Karadeniz Bölgesinin en önemli turizm merkezlerinden biri olan Uzun Göl’e ulaşıyoruz. Yolun her iki yanında bulunan yemyeşil ağaçlar arasından geçerken dağların yamacına kurulan evleri görüyoruz. Uzungöl’ de vereceğimiz serbest zamanda muhteşem fotoğraflar çekip geçireceğimiz keyifli dakikalar sonrasında sizlere alternatif bir tur seçeneği sunuyoruz: Uzungöl’ den bineceğimiz minibüslerimizle 2250 metre yüksekliğe tırmanmaya başlıyoruz. Uzungöl’ ü yeni açılan terasından fotoğrafladıktan sonra kendinizi kuşlar kadar özgür hissedebileceğiniz Karester Yaylası’na varıyoruz. Yolculuğumuz sırasında bulut denizleri üstünde yolculuk yapma şansına da sahip olabiliriz. Yaylaya vardığımızda muazzam bir uçurumdan Uzungöl’ e bakabilir ya da yayla düzlüğünde temiz havada yürüyüş yapabilirsiniz. Vereceğimiz serbest zamanda yeni sağılmış sıcak süt -içerisinde bal, çay, kahve içebilir ve muhteşem fotoğraflar çekebilirsiniz (EKSTRA) (Hava muhalefeti ya da sis yoğunluğu nedeni ile Karester Yaylası alternatifi olarak Demirkapı Yaylasına gidiyoruz. Ardından Sürmene'deki İKİÇAY çay fabrikasında hem çaylarımızı yudumluyoruz hem de bilgi alıyoruz. Trabzon’a doğru devam edip yöreye ait organik gıdaları alabileceğimiz bir alışveriş molası veriyoruz. Alışverişimizi tamamladıktan sonra konaklama ve akşam yemeği içi Ünye`deki otelimize geçiyoruz.
KONAKLAMA : ÜNYE
SAMSUN – AMASYA – AMASYA ARKEOLOJİ MÜZESİ – ŞEHZADELER PARKI
Otelde alınan kahvaltı sonrasında Samsun’a doğru gidiyoruz. 19 Mayıs 1919'da Ulu Önderimiz Mustafa Kemal Atatürk’ün Kurtuluş Savaşı'nı başlatmış olduğu şehrimize ulaşıyoruz. Atamızın Samsun’a ilk gelişinde ve daha sonraki gelişlerinde kaldığı zamanın Mantika Palası olan ve 19 Mayıs 2006 yılında yeniden düzenlenerek açılan Gazi Müzesini geziyoruz. Daha sonra Kent Müzesini ziyaret ediyoruz. Şehir merkezinde bulunan Avusturyalı Heykeltıraş H. Kriphel'e 1931 tarihinde yaptırılmış olan Atatürk Anıtının önünde hatıra fotoğrafı çektiriyoruz ve serbest zaman veriyoruz. Serbest zamanımızın ardından Reşadiye-Niksar-Erbaa güzergahından Şehzadeler şehri olarak bilinen Amasya’ya ulaşıyoruz. Gecesi de gündüzü de birbirinden güzel bu şehirde, ilk olarak mumya müzesi olarak da bilinen Amasya Arkeoloji müzesini ziyaret ediyoruz. Arkeoloji, etnografya, fosil ve mumyalar bölümlerini gezdikten sonra Amasya’da şehzadelik yapmış ve Osmanlı’ya padişah olmuş Sultanlarımızdan, İkinci Beyazıt adına imar edilmiş olan külliyeyi ziyaret ediyoruz. Külliye içerisinde paratoner olarak kullanılmış çınar ağaçlarını, o dönemde payitaht İstanbul’u merak eden, ama gidemeyen Amasyalılar için İstanbul siluetinin çizildiği tarihi şadırvanı, kapı girişlerindeki denge sütunlarını ve camiinin içini gördükten sonra Yeşilırmak kıyısına iniyoruz. Yeşilırmak, Sivas’tan doğarak Samsun’un Çarşamba ilçesinde denize dökülene kadar geçtiği tüm bölgelere hayat verir. Amasya, Yeşilırmak’ın iki yakasına yerleşmiş bir şehirdir. Yeşilırmak kıyısı boyunca yerleştirilmiş olan Padişah büstleri ile de şehrin dokusu zenginleştirilmiştir. Şehzadeler parkında yapacağımız yürüyüşün ardından dönüş yolculuğuna başlıyoruz. Sabah’a karşı siz değerli misafirlerimizi aldığımız noktalarda bırakarak bir başka GEZİGO Tur organizasyonunda görüşmek üzere vedalaşıyoruz.